Çin, şiddetli kozmik olayları gözlemlemek üzere tasarlanmış yeni bir X-ışını uydusu olan Einstein Probe’un başarıyla fırlatılmasıyla uzay araştırmalarında önemli bir adım attı. Çin’in güneybatısındaki Xichang Uydu Fırlatma Merkezi’nden Long March-2C taşıyıcı roketi kullanılarak gerçekleştirilen fırlatma, Long March serisinin 506. görevi oldu.
Çin, evrenin kozmik fenomenlerini ortaya çıkaracak Einstein Probe uydusunu fırlattı
Einstein Probe (Einstein Sondası) uydusunun birincil amacı astronomik zaman-alan gözlem yöntemini kullanarak kozmik olaylardan kaynaklanan uzak parlamaları gözlemlemek. Geniş Alan X-ışını Teleskobu (WXT) ve Takip X-ışını Teleskobu ile donatılmış olan uydunun yumuşak X-ışını bandında yüksek hassasiyetli gerçek zamanlı dinamik gökyüzü gözlemi yapması bekleniyor.
Bu yaklaşım, Einstein Sondası’nın evrendeki yüksek enerjili geçici ve ani nesneleri sistematik olarak keşfetmesine, bilinen gök cisimlerinin faaliyetlerini izlemesine ve doğalarını ve fiziksel süreçlerini keşfetmesine olanak tanıyacak.
Uydunun tasarlanan ömrü beş yıl olup, bu süre zarfında ani kozmik patlama olaylarını veya gök cisimlerinin şiddetli faaliyetlerini yakalamayı amaçlıyor. Einstein Sondası projesinin başındaki bilim insanı Yuan Weimin, geçici olarak bilinen bu gök olaylarının evrende aniden ortaya çıktığını, kısa bir süre sürdüğünü ve ardından hızla yok olduğunu açıkladı. Bu fenomenlerin yoğunlaştığı X-ışını bandı, ışıltılı havai fişekleri andıran karmaşık ve değişken bir parlaklık sergiliyor.
Patlamalar, gök cisimlerinin oluşumunu ve evrimini anlamada çok önemli bir rol oynar. Ancak, Dünya’nın atmosferi bu olaylardan gelen değerli bilgileri içeren X-ışınlarını emerek yer tabanlı gözlemleri zorlaştırıyor.
Istakoz gözü, her biri aynı küresel merkeze bakan küp biçimli tüplerden oluşuyor. Bu yapı, ışığın her yönden tüplere yansımasını ve retinada odaklanmasını sağladığından sınırsız alan görüşüne olanak sağlıyor.
Bilim insanları, Einstein uydusuyla, enerjisi tükenen dev yıldızların içe çöküşüyle ortaya çıkan süpernova patlamaları, kütle çekimi dalgalarının yaygını X-ışını parlamaları, hareketsiz kara delikler gibi geçişken göksel fenomenleri ve kainatın derinliklerindeki değişken göksel cisimleri tespit etmeyi amaçlıyor.
Kara deliklerin ve kütle çekim dalgalarının varlığı, ilk kez Albert Einstein’ın “genel görelilik kuramında” ortaya atıldığı için uydu onun adını taşıyor.